Düğün telaşı başladı, sıra evi döşemeye geldi. Ev hazır peki ya mobilyalar? Mobilya seçmek zor bir iş eğer ne istediğinizden emin değilseniz. Bende tam da bu noktadan yola çıkarak size bir kaç örnek ve stiller hakkında bilgi vermeyi amaçladım umarım yardımcı olabilirim. Bu keyifli ve aynı zamanda zor süreçte sizlere katkım olursa pek mutlu olurum :) Çünkü insanın aklındaki soruların hiç bitmediği bir dönem bunun çok farkındayım! Peki ne yapacaksınız? Öncelikle kendinize sorular sorun. Hangi tarz bir ev hayal ediyorsunuz? Nerede yaşamak sizi mutlu eder? Hangi mobilyalar size huzur verir? Hangi renkler hayatınıza daha da renk katacak? Ama unutmayalım ki herşeyin fazlası zarar. Bir stili bir rengi evinizde kullanacağınız zaman onu harmanlamanızı, etkisini başka objelerle biraz azaltmanızı öneriyorum. İlk başlarda çok güzel gelebilir herşeyin aynı olması fakat bir zamandan sonra bu aynılık sizi yoracaktır. Buna dikket ederek seçim yaparsanız eviniz sandığınızdan daha keyifli hale gelir!
Diğer bir taraftanda bu yazım; evinde küçük değişiklikler yapmak isteyenlere ve retro benim hayat tarzım diyenlere gelsin :D
Retronun anlamı ''geriye, geriye bakış, geçmişe, tersine'' dir. Ayrıca bu terimin kökeni geçmişe bakış anlamına gelen retrospective'den gelmektedir. Geçmişte yaygın olarak kullanılan benimsenmiş bir akımın yeniden kullanılarak yaygınlaştırılmasıdır RETRO. Kısaca bu stile geçmişe dönüş modası diyebiliriz. Çok renkli ve eğlenceli bir stildir. (bence!) 1950 ve 1980 yılları arasında kullanılan mobilya ve dekorasyon ürünlerinin modern eşyalarla birlikte kullanılması retro stilini tanımlar.
Benim bu stilde en beğendiğim özelliklerden biri ise canlı renklerin hakimiyeti. Sarılar, kırmızılar, turkuazlar... Evinize, hayatınıza canlılık katmanız için varlar sanki. Renkli bir sandalye, pachwork kaplanmış bir berjer, ahşap bir çalışma masası, canlı ve farklı formlardaki bu ürünleri kullandığınızda yada bir duvarınızı canlı bir renge boyayarak, duvar kağıdı kaplayarak evinizin tarz sahibi bir mekana dönüştüğünü fark edeceksiniz.
Retro keyfin, rengin, enerjinin dekorasyona dönüştüğü bir stildir. Canlı cap canlı olmaya hazırlanın! Sandalyeler, geometrik ve çiçek duvar kağıtları, perdeler, baskılı kumaşlar, koltuklar ağırlıklı olarak kullanılmaktadır. Yer döşemelerinde ise ahşap ve doğal parkeler tercih edilmektedir.
Retro stili evinize uygulamaya karar verirseniniz. Bütün odalarda, evin her yerinde uygulamaktan kaçınmanız daha doğru olur. Böylece abartıya kaçmadan, gözü yormayan sade eğlenceli ve aynı zamnda çok şık bir etki bırakmanız mümkün olabilir. Önemli olan doğru parçaları birleştirebilmek. Ve dozunu iyi ayarlamak...
BAYILDIMMMM
YanıtlaSilBunlar harika
çok çok beğendimmm
Ne guzel bilgi dolu paylasim olmus ^_*
YanıtlaSilTarz yaratmak, kendi zevkini mobilyalarla yansitmak gercekten zor ama bir o kadar da zevkli bir ugrasi.. Size islerinizde kolayliklar dilerim ..
Belki bu postlar yardimci olur ;
http://myblog-ayf.blogspot.com.tr/search/label/Tarzlar%2FSTYLES
Hem keyifli hem de bilgi verici bir paylaşım olmuş. Ancak yaşadığın telaş en keyiflisi...Kolay gelsin canım. Huzur ve renk içinde kal.
YanıtlaSilEvlilik ve ev telaşı dünyanın en güzel heyecanlarından biri olsa gerek :))
YanıtlaSilretro tarzın benim hayatımda da çok özel bir yeri var. Çocukluğumu hatırlatır hep. Rengarenk buzdolapları, çamaşır makinaları, her yere sığan minimal koltuklar...
Ellerine sağlık çok faydalı bir bilgi olmuş...
Şimdiden tebrik ederim. Keyifle, huzurla hazırlayın evinizi. Bilgiler için teşekkürler
YanıtlaSil